TRABZON’UN 7 HARİKASI
Trabzon; birbirinden farklı ve sempatik insanları, kaleleri, manastırları, camileri, türbeleri ve doğa harikası yerleriyle görülmeye değer nadide bir şehir. Cana yakın, yardımsever ve şakacı olan Trabzon’lular, birbirlerine sıkı sıkıya bağlılar. Trabzon, genellikle engebeli bir yapıya sahip ve Karadeniz’in Samsun’dan sonra ikinci büyük şehri konumunda. Burada balıkçılık, fındıkçılık ve çaycılık ile uğraşan çok fazla insana rastlayabilirsiniz.
Karadeniz’in eşsiz güzelliğini izlemek ve temiz havasını içinize çekmek burada bir başka güzel. Buraya geldiğinizde hiç yabancılık çekmeyeceğinizi ve ayrılmak istemeyeceğinizi tahmin edebiliyorum. Bu arada söylemeden geçemeyeceğim; burada kemençe seslerini her yerde duyabiliyorsunuz. İnsanı yerinden fırlatıp oynatan bu sese karşı koymak ne mümkün 
Dilerseniz birlikte Trabzon’un güzelliklerini gezelim ve doyasıya yaşayalım.
İlk Durağımız Sümela Manastırı
Zigana Dağı’nın yamacında bulunan Sümela Manastırı, Maçka ilçesinin Altındere köyü sınırları içinde yer alıyor. Bu manastırın bir diğer ismi ise Meryem Ana Manastırı olarak biliniyor. Romalılar döneminde, hristiyanlığı yaymaya çalışan rahipler korktukları için, bu yapıları şehir dışına ve yükseklerde fark edilemeyecek yerlere yaparlarmış. Bu nedenle Sümela Manastırı ve dünyada yapılmış birçok manastır yüksek yerlere inşa edilmiş. Buraya geldiğinizde yoğun turist kafileleri ile karşılaşabiliyorsunuz. Manastır içerisinde dönemin özelliklerini yansıtan ve duvarlara kazınmış olan resimler görebilirsiniz. En acı olan da, resimlerin üzerine bazı kişiler tarafından yazılar yazılması ve karalanması diyebilirim. Zamanında buraya gelen define avcıları da, manastırın birçok yerini tahrip etmiş maalesef. Manastır doğayla bütünleşmiş, oldukça görkemli bir yapıya sahip. Manastıra çıkarken ve geri dönerken biraz yorulacaksınız, fakat burası ne olursa olsun görülmeye değer bir yer.
Ayasofya Camii
Kral l. Manuel tarafından yaptırılan Ayasofya’nın adı, “kutsal bilgelik” anlamına geliyormuş. Fatih Sultan Mehmet, 1461 yılında Trabzon’u fethederek burayı kiliseden camiye çevirmiş ve ibadete açmış. Osmanlı’dan sonra bu caminin müzeye çevrildiğini öğrendik fakat Ayasofya Müzesi 52 yıl aradan sonra 2013 yılında tekrar camii olarak açılmış. Kendine has farklı bir mimari yapısı olan Ayasofya’yı mutlaka görün derim.
Boztepe’den Trabzon Ayaklarınızın Altında
Özellikle eşsiz bir manzara eşliğinde güzel bir Trabzon çayı içmek istiyorsanız, burayı ziyaret etmelisiniz. Buradan şehri kuş bakışı seyredip, manzaranın ve temiz havanın tadını çıkarabilirsiniz. Trabzonlular ve dışarıdan gelen ziyaretçiler, şehrin tüm yorgunluğunu atmak için Boztepe’ye geliyorlar. Boztepe, Trabzon’un en çok gelişen noktalarından biri. Yeni binaların yapıldığı, cafe, spor salonu ve bistroların oldukça yoğun olduğu Boztepe’de, güzel konaklama yerleri de bulmak mümkün. Trabzon’a gelip de Boztepe’ye çıkmamak ve güzel fotoğraflar çekmemek olur mu da
Huzurun Adresi Sera Gölü
Yamaçlardan kopan büyük kayaların vadi tabanını tıkaması sonucu oluşan Sera Göl’ü, anlattıkları gibi dinlendirici bir özelliğe sahip. Göle her geçen gün toprak kayması oluyormuş, öğrendiğime göre yetkililer önlem almak için sürekli çalışıyorlarmış. Göl üzerinde tekne ve kayık turu yapabilir, mesire yerinde oturarak bedeninizi ve ruhunuzu dinlendirebilirsiniz.
Uzungöl Doğanın Tüm Nimetlerini Gözler Önüne Seriyor
Hani kartpostallık bir manzara derler ya, işte o söz Uzun Göl’e çok yakışıyor. Trabzon’un Çaykara ilçesine bağlı Uzungöl; sık ormanları, pırıl pırıl suyu ve mis kokulu havasıyla, gerçekten görülesi bir yer. Eskiden çok daha güzel olduğunu söylüyorlar. Buraya geldiğinizde akın akın gelen turist kafilelerini göreceksiniz. Gölün çevresinde konaklayabileceğiniz ve yemek yiyebileceğiniz güzel yerler var. Buraya geldiğinizde Tereyağı ile pişirilmiş alabalık yemenizi tavsiye ediyorum. Uzungöl’ün çevresinde şöyle bir yürüyüş yapmak nefesinizi açacak. Bu kartpostallık manzarayı yerinde görmek, havasını ve suyunu tatmak için Uzungöl sizi bekliyor.
Trabzon Kalesi’ne Çıkmadan Olmaz
Şehrin en yüksek noktasında bulunan kale, zamanında denizden gelebilecek saldırılara karşı inşa edilmiş. Trabzon kalesi 3 bölümden oluşuyor. Bir tarafı denize, diğer tarafı ise yeşilliklere bakan Trabzon Kalesi’nin manzarası tarif edilemez şekilde güzel. Trabzon’a geldiğinizde mutlaka buraya gelmenizi ve kale üzerinden gün batımını seyretmenizi öneriyorum.
Atatürk Köşkü Müzesi
Atatürk, Trabzon’a yaptığı ilk ziyarette bu köşkte kalmış ve çok beğenmiş. 1930 yılında 2. ziyaretinde tekrar bu köşkte kalan Atatürk, köşkü sahibinden satın almış. Mimari olarak oldukça görkemli olan köşkte, 1937 tarihinde Atatürk tarafından çeşitli toplantılar gerçekleştirilmiş. 1943 tarihinden sonra ise müze olarak halka açılmış.
Ne Yenir?
Hamsili pilavın anavatanında bu lezzeti tatmak muhteşemdi diyebilirim. Burada balık her gün yenen bir yiyecek, sahil kesiminde bulunan balık restoranlarına uğrayarak, dilediğiniz balığı tutulduğu anda taze taze yiyebilirsiniz.
Köfte denilince burada akla ilk olarak Akçaabat köfte geliyor. Akçaabat’a geldiğinizde Nihat Usta’ya veya Cemil Usta’ya uğrayın derim. Trabzon içinde de güzel Akçabat köftesi yapan yerler mevcut, ama yerinde bu lezzeti tatmanız daha güzel olacak.
Trabzon’un en meşhur tatlıları arasında sütlaç ve fındıklı baklava yer alıyor. Trabzon’a gittiğinizde en güzel fırın sütlacı, Hamsiköy’de yiyebilirsiniz. Sümela Manastrı’na giderken yol ikiye ayrılıyor, sağ tarafta bulunan Hamsiköy tabelasından girdiğinizde, 30 dakika içinde köye ulaşabilirsiniz.
Bu köyde sütlaçlar günlük ve taze, yaklaşık 4 saat kaynadıktan sonra hemen fırınlanıyor. Hamsiköy’e geldiğinizde, Niyazi Ustayı size tavsiye edebilirim. Burada sütlaç yediğinizde, bu zamana kadar yediğiniz tüm sütlaçları unutacaksınız. Trabzon merkezde yöreye özgü çok lezzetli olan, fındıklı baklavanın da tadına bakabilirsiniz.
Trabzon’da sabah kahvaltısının olmazsa olmazı Muhlama ve yöreye özgü tereyağı, damaklarda eşşiz bir lezzet bırakıyor. Trabzon’a geldiğinizde mideniz adeta bayram edecek. Pazı Tavası, Mısır Çorbası, Kabak Tavası, Hamsi Çitlemesi ve ismini sayamadığım bir çok lezzeti Trabzon’da tatmanız mümkün.
Ulaşım
Trabzon’a gelmek için Karadeniz sahil yolunu kullanarak aracınızla geze geze gelebilirsiniz. Benim tavsiyem, size daha fazla zaman kalması için uçak yolculuğunu tercih etmeniz. Buraya gelmek için Trabzon Havalimanı’nı kullanabilirsiniz. Trabzon Havalimanı şehir merkezine yaklaşık 6 km mesafede bulunuyor. Havalimanına geldikten sonra otobüs veya taksi kullanarak, Trabzon merkeze ulaşabileceğiniz gibi, Trabzon’un ilçelerini de gezeceğinizi düşünerek, Havaalanında iken araç kiralayabilirsiniz.
Trabzon Tüm Güzellikleri İle Seni Bekliyor.